Sports United’ta bu hafta Dünya Ralli Şampiyonası, Hindistan’ın büyük satranç ustası ve 3 tekerlekli motosiklet yarışlarına kadar çok farklı spor dallarını konu alıyoruz
Arjantin Rallisi zorlu geçti
Rallici kardeşler Arjantin’deki yarışın 4. turunda FIA Dünya Şampiyonası’nda geçen hafta kaza yaptı.
Bu olay elbette bu kötü şöhreti devam ettirecek ancak sürücülerden biri pes etmeye niyetli değil.
Tekerlekleri patlatan ve mekanik birçok arızanın yaşanmasına sebep olan Arjantin Rallisi sürücülere zor anlar yaşattı.
Lider Sebastien Ogier’in yakıt sorunu yaşayınca yarışmaya erken veda etti.
Ogier yarışmadan düşünce, diğer sürücülere fırsat doğdu ve Kris Meeke bu şansı iyi değerlendirdi.
Dört gün süren zorlu yarışta Meeke’nin sağlam aracı Citroen DS iyi bir iş çıkardı ve etabı lider tamamladı.
Kuzey İrlandalı sürücü böylelikle ilk zaferini yaşadı. Meeke’nin arkadaşı ve hocası Colin McRae’nin 2002 yılında kazandığı zaferden bu yana İngiliz sürücüler bu başarıyı elde edememişti.
Citroen takım arkadaşı Mads Ostberg ikinci olurken, Elfyn Evan üçüncülüğü elde ederek podyum sevinci yaşadı.
Arjantin Rallisi sürücüler ve arabalar için en zorlu etap olarak gösteriliyordu ve bu sene de sürpriz yaşanmadı.
Alejandro Valverde tarihe geçti
Uluslararası Bisiklet Birliği’nin en önemli beş yarışından biri olan Liege-Bastogne-Liege Bisiklet Turu bu sene 101. yaşını kutluyor.
İspanyol bisikletçi Alejandro Valverde, bir klasik olan Liege-Bastogne-Liege yarışını lider tamamlayarak gururla podyuma çıkmayı hakediyor.
The Movistar takımının 35 yaşındaki sporcusu Amstel Gold Yarışı’nda bir hafta önce ikinci olmuş ve çarşamba günü de üçüncü Fleche Wallonne ünvanını almıştı.
Ardennes’de de sürpriz olmadı.
Liege’deki son yokuşta mükemmel bir zamanlamayla yaptığı büyük çıkışı sayesinde, Katusha takımından Dani Moreno’yu geçerek birinci oldu.
Alejandro Valverde La Fleche Wallonne ve Liege-Bastogne-Liege yarışlarını kazanarak 1950 yılında iki defa çifte zafer yaşayan İsviçreli Ferdi Kübler’in başarısına ortak oldu.
Play voleybolunda ilklere imza atıldı
2015 FIVB Play Voleybolu sezonu geçen hafta Çin’de başladı.
Ve ilk zaferini kazanan takımlara ev sahipliği yapmış oldu.
Markus Böckermann ve Lars Flüggen Alman bayrağını Fuzhou Açık’da gururla dalgalandırdı.
Başarılı ikili bu turnuvadaki ilk zaferlerini elde etti. Finalde önceki dünya şampiyonu Hollandalı çift Alexander Brouwer ve Robert Meeuwsen’i 2-0 yendi.
İlk zaferini yaşayan bir diğer çift ise bayanlarda Jamie Lyn Broder ve Kristina Valjas oldu.
Amerikalı Kerri Walsh ve April Ross yarı finalde elenince Alman rakipleri Chantal Laboureur ve Julia Sude çiftini yenen Kanalı ekip altın madalyaya ulaştı.
12 Mayıs’ta düzenlenecek Lucerne Açık bir sonraki rövanş olacak.
Satrancın efsane ismi: Viswanathan Anand
Ermenistan’da düzenlenen Dünya Satranç Takımları Şampiyonası’ndan önce tam 5 kez dünya şampiyonu olan Hintli efsanevi sporcu Viswanathan Anand bu haftaki konuğumuz.
Anand satranç oynamaya 6 yaşında başlamış. Yaklaşık 40 sene sonra en iyi oyuncuları yenen efsane artık bu oyunun gelmiş geçmiş en iyileri arasında sayılıyor.
O şimdi sadece küçük elit bir kesimin girebildiği ve en az iki bin 800 elo puanı gerektiren listeye de girdi.
Viswanathan Anand, Satranç Şampiyonu: ‘‘Bu profesyonel bir iş ve aynı zamanda çok iyi de vakit geçiriyorum. Küçükken hissettiklerim hala aynı. Satranç beni şimdi bile büyülüyor.’‘
Büyün iyi oyuncuları yenen Anand’ın hala kendi hedefleri bulunuyor.
Viswanathan Anand, Satranç Şampiyonu: ‘‘İki bin 800 elo puanı barajını tekrar geçmek çok güzel. Ancak bazen bocalıyorum. Hedefime yaklaşıyor ve yine durgunlaşıyorum. İki bin 800’e çok yaklaşmıştım ancak çok kötü oyunların ardından puanlamada tekrar geriledim.’‘
Anand turnuvalar dışında zamanını diğer insanları satranç oynamaya teşvik etmek amacıyla harcıyor. Bu oyunun çocuklar üzerinde olumlu etkileri olduğunu söylüyor.
Viswanathan Anand, Satranç Şampiyonu: ‘‘Çocukların okullarda satranç oynaması için NIIT adında bir satranç turnuvası düzenledik. Bu sayede ülke genelinde 17.000 okulda çocuklar satranç oynayabilecek.’‘
‘‘Satrancın size öğreteceği en önemli şey ‘etki tepki kuralı’dır. Her hamlenin bir sonucu olduğunu öğretmek çocukların zihin gelişimi açısından çok önemli ve bu sayede hafızaları kendi kendini eğitiyor. Bu çok önemli bir teknik. Satranç oynayan çocukların kesinlikle okulda daha başarılı olduklarını söyleyebilirim.’‘
Saatte 300 km hıza ulaşabilen 3 tekerlekli motorsiklet yarışları
3 tekerlekli motosikletler saatte 300 kilometre hıza ulaşıyor ve hareket ve çekiş kabiliyetleri çok ileri seviyede.
‘Sporun içinde’ bölümünde bu hafta, 3 tekerlekli motor yarışlarına ve FIM Dünya Şampiyonası’nı konu alıyoruz.
Bu spor size yeni gelebilir ancak çok uzun zamandan beri yapılıyor.
FIM 3 tekerlekli motorsiklet yarışları ilk kez 1949 yılında yapıldı.
Şu anda F1 kategorisindeki araçlar muazzam bir hıza ulaşabiliyor.
3 tekerlekli motorlar karbon fiber gövdeden yapılıyor ve 1000 cc’lik 4 silindirli motor gücüne sahip. Araçlar aynı zamanda merkez dengesine sahip.
Grand prix’ye motorlar yere yakın olup saatte 300 kilometre gibi büyük bir hıza ulaşabiliyor.
Bu spor teknoloji ve takım çalışmasına dayalı…
Sürücüyü dar alanda tutabilmek ve ona yardım etmek amacıyla yolcu koltuğunda oturan kişi arkaya doğru sıçrayarak ağırlık ve denge merkezini kontrol ediyor ve aracın çekiş gücünü artırıyor.
Bütün bu hareketler asfalt yolun sadece 5-10 santim üzerinde gerçekleşiyor. Bu durum yarışmacılar için tehlikeli ancak izleyenleri adeta mest ediyor.