13 Mart Cuma günü Cigerxwîn Kültür Merkezi’nde gerçekleşecek olan 1. Ortadoğu Demokratik Gençlik Konferansı’na katılacak olan delege ve gözlemciler Ortadoğu ve Avrupa’nın birçok kentinden gelmeye başladı. Konferansa gözlemci olarak MPLD hareketinden katılan Magnalena ile Ortadoğu Konferansı üzerine röportaj yaptık. Arjantin’den Amed’e gelen Magnalena, “Bu konferans bana Kürt Özgürlük Hareketi’ni yakından tanıma fırsatı sunacaktır” dedi. Magnalena, Ortadoğu’nun yaşadığı sorunlara gençliğin çözümünün neler olduğunu, burada ortaya çıkan değerlendirme ve tecrübelerin kendileri açısından önemli olduğunu belirterek, Kobanê zaferinin bu anlamda Kürtler için muhteşem bir deneyim olduğunun altını çizdi. Magnalena, “Latin Amerika’da emperyalizme karşı savaşıyoruz ve buradan görüyoruz ki pek çok ortak noktamız var. Beraber mücadele edip bu savaşı büyüteceğimize inanıyorum” dedi. Kürt Halk Önderi Sayın Abdullah Öcalan’ı yakından tanımak istediğini belirten Magnalena, “Öcalan düşündüğünü yapan biri olduğu için Arjantin gençliği açısından çok özeldir” diyerek Ortadoğu ve dünya gençliğini ortak bir cephede birleşmeye ve direnişe davet etti.
Bize kendinizi tanıtabilir misiniz?
Arjantin’de devrimci mücadele yürüten MPLD örgütünde yer alıyorum. Kürdistan’daki özgürlük mücadelesini tanımak ve Ortadoğu’nun şu an içinde olduğu durumu ve Ortadoğu gençliğinin buna çözümünün ne olacağını bu konferansta daha iyi anlamak için geldim.
Sizi bu konferansa getiren etkenleri öğrenebilir miyiz?
Sadece konferans için gelmedik. Ortadoğu konferansı bana Ortadoğu hakkında ne düşünüldüğünü neler yapılacağını öğretecektir. Bunun yanında Ortadoğu’nun genel durumunu ve katılımcılarla tanışıp, tartışmak için geldim. Bu konferans bana Ortadoğu gençliğinin hangi ideoloji ve paradigmalar doğrultusunda hareket edip, çözüm noktalarının ne olduğunu anlamam için büyük bir fırsat olacak. Biz genç insanların dünyayı değiştirmek ve daha yaşanır hale getirmek için hayati sorumluluğu var bu kavgada. Dolayısıyla kavgayı doğru verebilmek için, Ortadoğu’da neler olup bittiğini iyi bilmemiz gerekiyor. Bu nedenle konferansınızı çok değerli buluyoruz. Edindikleri deneyimden çok şey alacağımızı düşünüyorum.
Kürt gençlik hareketine nasıl bakıyorsunuz?
Okuduğum kadarıyla, Kürt halkı çok acı çekmiş ve buna karşı direnen, boyun eğmeyen bir gençlik hareketi var. Özellikle gençlik hareketi olarak üniversite yıllarında örgütlenen ve bugün Ortadoğu’nun kaderini tayin eden bu paradigmanın yaratıcısı olan bir gençlik hareketi vardır. Bu gençlik hareketi Sayın Abdullah Öcalan öncülüğünde bir devrim gerçekleştirmiştir. Kobanê zaferi bu anlamda Kürtler için muhteşem bir deneyimdi. Gençler, kadınlar yaşanan savaşta en ön cephede yer aldılar ve bence büyük oranda amaçlarına ulaştılar.
Ortadoğu’daki gençlik hareketleriyle bir ortaklaşmanız olacak mı?
Buraya geliş amacımızdan bir tanesi de ortaklaşmaktır. Sizin savaşınız bizim savaşımızdır. Uluslararası dayanışma bunu gerektirir. Nitekim bir dayanışma içerisindeyiz zaten. Latin Amerika da emperyalizme karşı savaşıyoruz ve buradan görüyoruz ki pek çok ortak noktamız var. Beraber mücadele edip bu savaşı büyüteceğimize inanıyorum.
Rojava Devrimi’nin ortaya çıkardığı enternasyonal çizgi sizlere nasıl yansıdı?
Rojava’da bir toplum yeni değerlerle yaratılıyor ve kapitalist sistemin parçaladığı toplum radikalce birleştiriliyor, değişime uğruyor ve devrimci değerlerden ders çıkararak bunlar gerçekleştiriliyor. Bu bizler açısından çok etkileyici ve öğreticidir. Yaşananlar başarıya ulaşırsa, Latin Amerika’nın Rojava Devrimi’nden öğreneceği çok şey var.
Peki, Latin Amerika’da gençliğin nasıl bir rol ve misyonu var?
Bizde gençlik hareketi çok önemli ve ancak gençlikle kapitalizmden sıyrılabiliriz diye düşünüyoruz . Bunun için farklı stratejilerimiz var ve yeni bir gençlik kimliği yaratmayı düşünüyoruz. Latin Amerika’yı ve devrimlerde gençliği ve tarihi öğretiyoruz onlara. Nikaragua Devrimi de bizim açımızdan yolunda gideceğimiz bir örnektir. Ve bu temel de kapitalizmle savaşacak bir kimlik yaratmak istiyoruz.
Hayatını özgür yaşam ve mücadeleye adamış bir önderlik
Kürt Halk Önderi Sayın Abdullah Öcalan hakkında neler düşünüyorsunuz?
Hayatını özgür yaşam ve mücadeleye adamış bir önderlikten bahsediyoruz. Bunun gençlik için belirleyici olduğunu düşünüyorum. O teorik ve pratik olarak yeni bir toplum yaratmanın umudunu düşünüyor, yaşıyor ve yaşatıyor. Burada olma amacımdan biri de onu daha yakınen tanımaktır. Düşüncesi yeni ve ilginç, bu bizim için oldukça çekicidir. Dünyayı değiştirmek için yeni düşünceler üretmek zorundayız. Ve Öcalan düşündüğünü yapan biri olduğu için Arjantin gençliği açısından çok özeldir.
Rojava Devrimi’nde kadının oynadığı rol hakkında neler düşünüyorsunuz?
İlk olarak kadınlar her zaman devrimlerin parçası olmuştur. Latin Amerika’da kadınlar da devrimin parçasıydı. Öcalan ve kadın konusunda ilginç olan kendisi bir erkek ve kadını mücadelesini öne aldı. Bunlar çok ilginç deneyimler. Kürdistan’da kadını gösterdi ve kadının kendi başına bir şeyler yapabileceğini öğretti. Örgütü yürütmek anlamında sadece kadınlardan oluşan bir ordu daha önce dünyada vardı ama bu kadar etki yaratmıyordu. Bu dünya üzerinde gurur duyulması gereken bir deneyimdir. Ve bu büyük bir başarıdır.
Son olarak gençlik hareketlerine neler söylemek istersiniz?
Ben gençliği ortak bir cephede birleşmeye güçlü bir şekilde direnişe davet ediyorum. Günümüz Ortadoğu’sunda buna mecburdur. Bundan sorumlu olduğunu düşünüyorum. Çünkü gelecek gençliğindir.